Etiketler

17 Mart 2022 Perşembe

ÜÇ BÜYÜK USTA - Balzac, Dickens, Dostoyevski

Üç Büyük Usta / Stefan Zweig

Arka Kapak:

Stefan Zweig Üç Büyük Usta'da, üç büyük yazarın yaşam öyküleri üzerinden okurlarını edebiyat tarihine, edebi dehanın sınırlarına doğru bir yolculuğa çıkarıyor.

''Toplumun romanını yazan'' ve kendi gücünü dünyaya kabul ettirmek isteyen Balzac, ''ailenin romanını yazan'' ve döneminin İngiliz kültürüyle özdeşleşen Dickens, 'bireyin romanını yazan'' ve yaşamla ölüm, dehayla çılgınlık arasında gidip gelen Dostoyevski hem birer yazar, hem de gerçek birer kişilik olarak Zweig'in bu eserinde karşımıza çıkıyor.

Kitap Bilgileri:

Yazar: Stefan Zweig
Çeviri: Nafer Ermiş
Sayfa sayısı: 217
Baskı yılı: 2020

Kitabı okumakta çok zorlandım, çok yavaş ilerledi. Eğer Balzac, Dickens ya da Dostoyevski'ye karşı bir ilginiz yoksa bu kitabı okumanıza gerekte yok diye düşünüyorum. Kitapta onların yaşamlarından daha çok edebi kişiliklerinden, eserlerinden, eserlerini nasıl ortaya koyduklarından bahsediliyor. Bu yönden benim için olmasa da olur bir kitaptı. Üç yazar için üç ayrı bölümden oluşuyordu, ben daha çok Dostoyevski'yi merak ettiğim için okudum. Kitapta Amor Fati kavramından da bahsediyordu, bu konu ilgimi çekti. Dostoyevski için ''O sonsuz amor fati'siyle kaderini, onun bütün yüklerini ve tehlikelerini sevdiği gibi hastalığını da sevmiştir.'' diyordu. Dostoyevski'nin sara hastası olduğunu da bu kitap ile öğrenmiş oldum. Yazarların hayattayken türlü zorluklarla mücadele etmesi ve çokta önemli kişilikler olmaması ama öldükten sonra aradan bu kadar yıl geçmesine rağmen dünyaca ünlü olmaları çok garip değil mi? 



Keyifli okumalar...
 

10 Mart 2022 Perşembe

GENÇ BİR DOKTORUN ANILARI


Genç Bir Doktorun Anıları / Mihail Bulgakov
 

Arka Kapak:

Devrim zamanı Rusya... Karakışı aratmayacak kadar soğuk, kasvetli bir eylül günü, tıp fakültesinden yeni mezun olmuş bir doktor, şehirde çoktan unutulmuş geleneklerin ve boş inançların hüküm sürdüğü uzak bir kasabaya gelir. Devrim, büyük şehirlerin merkezlerinde hayatı ve zihniyetleri altüst ederken, bu genç doktor ülkenin ücra bir bölgesinde kadercilikle ve batıl inançlarla zorlu bir mücadeleye girişir.

Zor bir doğum, hassas bir cerrahi müdahale, uzaktaki bir hastaya ulaşabilmek için şiddetli bir kar fırtınasına rağmen göze alınan bir yolculuk, ağrılarını dindirmeye çalışırken morfinman olan bir meslektaş...
Genç doktorun gündelik hayatında karşılaştığı bütün zorlu sınavlar, Bulgakov'un elinde olağanüstü güçlü bir anlatımla, dram sınırlarında gezinen bir dokunaklılıkta öykülere dönüşür.

Kitap Bilgileri:

Saysa sayısı: 157
Çeviri: Tuğba Bolat
Baskı yılı: 2020
Yayınevi: İş Bankası 

Bu kitap beni çok etkiledi. Çok severek okudum. Hayattan sıkıldığım, her şey bu düzende devam mı edecek dediğim sırada bu kitabı okudum ve hayatta ne zor yaşamlar var diye düşüncelere daldım. İnsan kendi dertlerini düşününce tüm dünyada sadece kendinde dert var sanıyor. Sanki herkes hayatından çok mutlu da sadece sen dertlisin gibi.

Kitapta okuldan yeni mezun olmuş, deneyimsiz bir doktorun yaşadığı zorluklar ve başından geçen olaylar anlatılıyor. Sürükleyici, okuması kolay, güzel bir kitap.


Keyifli okumalar...

2 Mart 2022 Çarşamba

KÖPEK KALBİ

Köpek Kalbi / Mihail Bulgakov

Arka Kapak:

Bulgakov Köpek Kalbi'nde sokak köpeği Şarik'in öyküsünü anlatır. Dünya çapında bir bilim insanı olan Profesör Filipoviç, evine götürüp beslediği Şarik'i ameliyat ederek, er bezlerini ve hipofiz bezini adi bir suçlununkilerle değiştirir. Köpek arsız, yüzsüz, şehvet düşkünü ve kaba saba bir insana dönüşür. Şarik insan haliyle profesörün hayatını cehenneme çevirse de, Sovyet bürokrasisinde kendine bir konum edinebilecektir.

Komünistlerin küçük burjuva değerlerinin üstünde yeni bir Sovyet insanı yaratma ideallerini hicveden Köpek Kalbi, Bulgakov'un en çok tartışılan yapıtıdır.

Kitap Bilgileri:

Çeviri: Mustafa Kemal Yılmaz
Yayın evi: İş Bankası
Sayfa Sayısı: 132
Baskı Yılı: 2021

Konu olarak çok enteresan bir kitap. Profesör ameliyat ile bir köpeği insana dönüştürüyor, ameliyatı yapmaktaki asıl amacı başka tabi ki.. Daha sonrasında oluşturduğu yaratık başına bela oluyor. Daha çok sovyet toplumunu eleştirmek üzerine yazılmış bilim kurgu türünde bir kitap.

''İşin kötüsü, kalbi artık köpek kalbi değil.. İnsan kalbi! Hem de bir insanın sahip olabileceği en adi kalp''



Keyifli okumalar....
 

23 Şubat 2022 Çarşamba

HAYVAN ÇİFTLİĞİ

Hayvan Çiftliği / George Orwell

Arka Kapak:

İngiliz yazar George Orwell, ülkemizde daha çok Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı kitabıyla tanınır. Hayvan Çiftliği, onun çağdaş klasikler arasına girmiş bir diğer çok ünlü eseridir. 1940'lardaki "reel sosyalizm"in  eleştirisi olan bu roman, dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biri olarak kabul edilir.

Hayvan Çiftliği'nin başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin'i simgelediği açıktır. Diğer kahramanlar gerçek kişileri çağrıştırmasalar da, bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir.

Altbaşlığı Bir Peri Masalı olan Hayvan Çiftliği, bir masal anlatımıyla yazılmıştır; ama küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değil, çarpıcı bir politik taşlamadır.

Kitap Bilgileri:

Çeviri: Celal Üster

Yayınevi: Can

Sayfa Sayısı: 151

Baskı Yılı: 2020

Bu kitabı çok severek okudum ve konusunu çok ilginç buldum. Hayvanlar üzerinden çok güzel bir sistem eleştirisi yapılmış. Günümüzde de bu kitaptaki benzer olaylar birçok ülkede hala yaşanmaya devam ediyor. Kitapta şu tarz olaylar çok ilgimi çekti mesela ''Hiçbir hayvan yataklarda yatmayacak'' diye karar alınıyor. Daha sonrasında yönetilenler değil de yöneten domuzlar yataklarda yatmaya başlıyor. Bu durum sorgulandığında ise ''Hiçbir hayvan çarşaf serili yatakta yatmayacak, diyordu. Bizler çarşaf olmadan battaniye ile yatıyoruz. Görevimizi yerine getiremeyecek kadar yorgun düşmemizi istemezsiniz değil mi? '' diye de cevap veriliyor diğer hayvanlara. Ne yaparlarsa kendi rahatları için değil de diğer hayvanlara daha iyi bir hizmet sunabilmek adına yaptıklarını belirtiyorlar. 

Kafa yoran enteresan bir kitap ve kesinlikle okunması gerektiğini düşündüğüm bir kitap.


Keyifli okumalar..