Etiketler

1 Ocak 2022 Cumartesi

BOZKIR BİR YOLCULUK HİKAYESİ

BOZKIR Bir Yolculuk Hikayesi / Anton Çehov 

Arka Kapak:

Yaratıcılığının dönüm noktası olarak kabul edilen bu eserinde Çehov, Ukrayna bozkırındaki bir yolculuğun hikayesini dokuz yaşında bir çocuğun gözünden anlatır. Eğitimi için annesinden ayrılıp dayısıyla birlikte yola koyulan Yegoruşka capcanlı bir dünyada bulur kendini. Bu yolculukta bütün hiyerarşisi ve tüccarların, din adamlarının, köylülerin, işçilerin ve arabacıların arasına karışır. Bozkırda doğal akışında sürüp giden yaşamın çocuğun duyuları ve duyguları üzerinde bıraktığı etkiler, Çehov'un ustaca ete kemiğe büründürdüğü belalı Dımov'a karşı beslediği düşmanlık, dalgalanan ruh halleri şaşırtıcı ölçüde gerçekçi bir üslupla aktarılır.

Rus yaşam biçiminin ve ruhunun canlı imgelerini gözümüzün önüne getiren şiirli bir dille tasvir edilen bozkır, renkleri, sesleri ve kokularıyla hikayenin ana karakterlerinden biridir adeta. Üzerinde yolculuk eden insanlardan bağımsız, kendi yaşamını sürer, soluk alıp verir. Çehov bozkırla insan varoluşu arasındaki paralellikler aracılığıyla doğayla insan arasında simbiyotik bir ilişki kurmuştur.

Kitap Bilgileri:

Çeviri: Ayşe Hacıhasanoğlu

Sayfa Sayısı: 115

Baskı Yılı: 2021

Kitabı genel olarak beğendim. Okumaya başlamadan önce konusu hakkında hiçbir bilgim yoktu. Kapak resmi ilgimi çektiği için ve seyahat etmeyi sevdiğim için merak edip aldım. Kitapta konusu geçen yolculuk boyunca kahramanımız Yegoruşka'nın duygularını hissedebiliyorsunuz. Kitabı okurken Üniversite'ye gitmek için ailemden ayrıldığım zaman hisettiklerim aklıma geldi. İçimi kimsesizlik, yalnızlık duygusu kapladı açıkçası. İnsan ailesinden ayrı kalınca kendi başının çaresine bakmayı, yalnızlığı bir şekilde öğreniyor. 

Kitaptan Alıntılar:

Bilim kimine fayda sağlar, kiminin de aklı karışır. Kız  kardeşim, anlayışı kıt bir kadın, her işi aristokrat gibi yapmaya kalkıyor, Yegorka'dan bir bilgin çıkarmak istiyor, benim yanımda çalışsa Yegorka'yı ilelebet mutlu kılabileceğimi ise hiç anlamıyor. Bunu size şöyle açıklayayım: Herkes bilgin ve soylu olacak olsa, ticaret yapacak, ekin ekecek kimse kalmaz. Herkes açlıktan ölür. 
Ama herkes ticaret yapacak ve ekin ekecek olursa da bilim öğrenecek kimse kalmaz.

Okumak ışıktır, cehaletse karanlık...

Akıl inançla birleşince Tanrı'nın istediği meyveleri verir.

Varlık nedir? Varlık kendisini gerçekleştirmek için başkasını gerektirmeyen özgün bir şeydir.

Göğün derinliklerine uzun süre gözünü ayırmadan baktığında, düşüncelerle ruh, yalnızlığın bilincinde birleşirler nedense. Kendini çaresizce yalnız hissetmeye başlarsın, daha önce yakın ve kendine ait saydığın her şey sonsuz biçimde uzak ve değersiz olur. Binlerce yıldır gökyüzünden bakan yıldızlar, insanın kısacık yaşamını umursamayan anlaşılmaz gökyüzü ve sis, onlarla göz göze kaldığın ve anlamlarını kavramaya çalıştığında suskunluklarıyla ruhunu ezerler; her birimizi mezarda bekleyen yalnızlığa aklımız takılır ve yaşamın içyüzü, özü umutsuz ve korkunç görünür...



Keyifli Okumalar..

28 Aralık 2021 Salı

BOSNA HERSEK GEZİM - SARAJEVO

 BOSNA HERSEK GEZİM - SARAJEVO


Yıllar sonra yeniden bosnaya bir yolculuk yaptım. Türkiye'den Saraybosna'ya 400 TL ye uçak bileti bulduk. Yola çıkmadan önce korona ile ilgili endişelerimiz vardı. Ancak ülkeye girişte aşı olduysanız aşı kartınızı göstermeniz yeterli oluyor ayrıca test istenmiyor. Yine de gitmeden önce Bosna Büyük Elçiliği ile irtibata geçerseniz sizin için iyi olur. Biz öyle yapmıştık. Ülkede, biz gittiğimizde insanlar serbestçe maskesiz bir şekilde dolaşıyorlardı bir kısıtlama yoktu. Saraybosna'da uçaktan inince şehir merkezine ulaşım da çok kolay havaalanı önündeki duraktan şehir merkezine 5 bosna markına otobüs ile gidebiliyorsunuz. İlk gün gider gitmez hemen bavulları bırakıp gezimize başladık.Biz daha uyguna geldiği için hostelde kalmayı tercih ettik. Geceliği 10 euro sabah kahvaltısı dahil olarak Hostel Franz Ferdinand'da kaldık. Hostelin içerisi tasarımı gerçekten güzeldi beğendik. Sabah kahvaltı olarak Müsli, Yumurta, Reçel falan vardı. Çok birşey beklemeyin, biz belki yöresel birşeyler görürüz diye düşünmüştük ama kahvaltı zayıf kaldı. Temizlik yönünden ve diğer yönlerden güzeldi. Türkçe bilen çalışanı da vardı gayet güleryüzlü biriydi.  

Kendimizi hiçte yurt dışında gibi hissedemedik. Daha önce gelmiş olmanın verdiği bir histi galiba. Baş Çarşı da biraz gezindikten sonra Beyaz Tabya'ya doğru yürüdük ve tepeye çıkıp şehir manzarasını izledik. Daha önceki gezimizde Beyaz Tabya'ya gitmemiştik. Tepede bir cafe yada restorant baktık ama hiç biri yoktu. Orada yaşayan gençler yanlarında içecek birşeyler getirip manzaraya karşı oturuyorlardı. Daha sonrasında Aliya İzzetbegovic'in mezarını ziyaret edip, Baş Çarşı sokaklarında gezindik. 


Bosna'ya gelmişken meşhur böreklerinide yedik tabiki.. Su Sebilinin olduğu yerde insanlar dans ediyorlardı. Nedenini pek anlayamasakta danslarını, halay çekişlerini de görmüş olduk. Gayet güzel ve eğlenceliydi. Bizim için güzel bir anı oldu. 



Sarajevo'da bir gece kaldıktan sonra ertesi sabah Mostar'a doğru yola çıktık.  Bilet fiyatlarını malesef hatırlayamadım. Otobüs ile yaklaşık 4 saat kadar yol gittik.  Yol boyunca da güzel manzaralar vardı.  

2021 OKUDUKLARIM

2021 OKUDUKLARIM


2021 OKUDUKLARIM

Bu yıl okuma yönünden çokta verimli geçmedi. Hem okul hem iş yeterince yorucu ve okumaya zaman bulamadım. Belki de bahanem bu. Önümüzdeki yıl bolca okumayı istiyorum umarım istediğim gibi geçer. Felsefeye merak saldım ve felsefe ile ilgili okumalar yapmak istiyorum.


1.Camdaki Kız - Gülseren Budayıcıoğlu - Türkiye

2.Efsuncu Baba - Hüseyin Rahmi Gürpınar - Türkiye

3.Cimri - Moliere - Fransa

4.Ali ve Nino - Kurban Said - Azerbaycan

5.Ermişin Bahçesi - Halil Cibran - Lübnan

6.Vişne Bahçesi - Anton Çehov - Rusya

7.Martın Eden - Jack London - ABD

8.Canım Aliye, Ruhum Filiz - Sabahattin Ali - Türkiye

9.Bir Kuzey Macerası - Jack London - ABD

10.Dört Anlaşma - Don Miguel Ruiz - Meksika

11.Geçmişe Yolculuk - Stefan Zweig - Avusturya

12.Lyon'da Düğün - Stefan Zweig - Avusturya

13. Vanya Dayı - Anton Çehov - Rusya

14. Bir Zanaatla Beklenmedik Karşılaşma - Stefan Zweig _ Avusturya

15.Mecburiyet - Stefan Zweig - Avusturya

16.Malta'dan Mefharet Hanıma Sürgün Mektupları - Ali Çetinkaya - Türkiye

17.Babaya Mektup - Franz Kafka - Çekya

18.Yakıcı Sır - Stefan Zweig - Avusturya

19.Aforizmalar - Franz Kafka - Çekya

20.Bozkır Bir Yolculuk Hikayesi - Anton Çehov - Rusya 


26 Aralık 2021 Pazar

AFORİZMALAR

 AFORİZMALAR/ Franz Kafka

Arka Kapak:

Kafka, içinde yaşadığı dönemin, o dönemin olaylarının değil, gelmiş geçmiş tüm zamanların toplumsal mekanizmalarının yarattığı yalnızlığı, anlamsızlığı betimlemiştir. 

Kuşkusuz, karanlık bir tablodur bu. Bu karanlık tabloyu aydınlatan ise Kafka Güneşi'dir. Gecenin en yoğun anında doğan, karanlığın tüm gizlerini açığa vuran ışığıyla, bizlere, insanlara yalansız bir dünya göstermeye çalışan, bunu handiyse özür dilercesine mırıldanarak gerçekleştiren, son aşamada da pişman olup tüm yazdıklarının yakılmasını ( bunu hiçbir zaman yerine getirmeyecek bir dostundan istemiş olsa da ) isteyen, hiçlikten sahici bir dünya yaratan bir insan.

Eğer Kafka'nın yapıtında manevi değerler ve umut aranıyorsa, burada aranmalı. Ve bu aforizmalar da bu ışığın altında okunmalı.

Bu kitap, Kafka'nın ardında bıraktığı tamamlanmış ender elyazmalarından biridir. Tüm aforizmalar Kafka tarafından tek tek numaralandırılmıştır. Max Bord,  altısı, küçük okul defterlerine yazılmış aforizmalardan, kısa öykücüklerden, çeşitli konulardan oluşan bu elyazmaları "yığınını" Taşrada Düğün Hazırlıkları başlığıyla tek bir kitapta toplamıştır. Daha sonraları birçok ülkede, bu kitaptan küçük başka kitaplar üretilmiştir. Babaya Mektup ve Aforizmalar gibi. Bu kitaptaki aforizmaların tam olarak ne zaman yazıldığını bilmiyoruz. 

Bir sayfadaki 1917 tarihiyle Günlükte yer alan benzer cümleler, aforizmaların 1917-18 yılları arasında yazıldığına işaret etmektedir. Max Bord, bu aforizmalara "Günah, Acı çekme, Umut ve Gerçek Yol Üzerine Derin Düşünceler " başlığını uygun görmüştür. Ama Kafka, bu elyazmalarına bir ad vermediğine göre, en uygun başlık, kuşkusu, yazın alanındaki bu türün genel adı olan Aforizmalar'dır. Hemen şunu da belirteyim ki, Kafka'nın tüm kitaplarında, özellikle Günlüklerinde ve mektuplarında yazılmış, çeşitli konularda, ayıklanacak olsa, başlı başına büyük bir kitap oluşturacak kadar aforizma vardır. 

Kitap Bilgileri:

Yayın evi: iş bankası kültür yayınları 

Çeviri: Osman Çakmakçı

Sayfa sayısı: 115

Baskı Yılı: 2021

Arka kapakta da yazdığı gibi aforizmalardan oluşan bir kitap. 

Tüm insani hatalar sabırsızlıktan, amaçla ilgili olanın zamansız kesintiye uğratılmasından ve sözde sorunun sözde bir çitle çevrilmesinden doğar. 

Doğru yol yüksekte değil,  yerin hemen üzerinde gerili bir ip boyunca ilerler. Üzerinde yürünmek için değil de, insanı çelmelemek içindir sanki.

Belirli bir noktadan sonra geriye dönüş yoktur. İşte bu noktaya erişmek gerekir. 

Kafesin biri, bir kuş aramaya çıktı. 

Daha önce buraya hiç gelmemiştim: Daha başka türlü nefes alıyor insan burada, yanındaki yıldız, güneşten daha çok parıldıyor. 

Bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olmayacağını anlamaktır mutluluk.

Hedef var, ama yol yok; yol dediğimiz şey tereddütten ibaret.

Dünyadaki uyumsuzluk, şükür ki, sadece sayısal bir uyumsuzluğa benziyor. 

Bir dayanak olmaktan çıkınca özgürleşir ruh ancak.



Keyifli okumalar..